Kış çocuğu olarak bunaltıcı yaz günlerinde hayalini kurduğum sonbahar serinliğine kavuştuk sonunda. Sanırım bu giriş cümlesi ile birçoğunuz, ekranın x butonuna basıp bu yazıyı çöpe göndermek üzeresiniz 🙂
Soğuk/Sıcak havanın insan hayatı & medeniyet üzerindeki etkilerine hep ilgi duymuşumdur. Genelde, soğuk iklimli coğrafyalarda daha medeni şehir düzenlerinin kurulmuş olması, buna mukabil intihar oranlarının belirgin yüksekliği dikkatimi çekmiştir. [ bkz. intihar oranları ]
Bir soğuk-sever olarak itiraf etmeliyim ki sıcak coğrafyalar, coşku ile kaosun elele sokaklarda kol gezmesi ve yemeklerin epeyi lezzetli olması gibi net karakteristiklere sahip.
Tarihi perspektiften bakarsak, belki de sıcak bölgeler yaşam kurmaya daha elverişli olduğu için insan akınına uğramış iken, soğuğun getirdiği zorluklar, kış memleketlerinde yaşamak durumunda kalmış toplumları daha disiplinli olmaya sevk etmiş olabilir.
Peki acaba sıcaklığın bir ideali / optimum düzeyi var mıdır şehir insanı için?
Benim reçetem net: 15 ile 25 derece arası ısı, yılda 20-30 gün yağmur/kar, rüzgar azıcık, güneş ise parçalı bulutların arkasında tadımlık…
Malum bizim Türk kültüründe soğuk & üşütmek, tüm kötülüklerin anası olduğu için:
– Genelde 25+ derece oda sıcaklığı arzu edilir.
– Sokağa cıkarken lahana gibi kat-kat giyinilir.
– Cereyanda asla kalınmaz, soğuk taşa oturulmaz.
– Kafa & ayak her daim sıcak tutulur.
– Bebekleri kışın sokağa çıkartmak zinhar yasaktır.
– Plazalarda ısıtma sistemi tam gaz çalışır iken yazın klima sadece aç-kapat şeklindedir.
İngilizler başta olmak üzere Batı dünyası meseleyi ciddi ciddi araştırıp bir sonuca varmış: Tavsiye edilen sıcaklık düzeyi 18 ile 21 derece arası. [bkz how warm is your home? ]
Londra’da, bebeklerin kış günü çorapsız / incecik kıyafetler ile sokağa çıkartılmasına alkış tutup soğuk havanın somut faydalarına değinelim birazcık. [bkz 6 Healt Benefits of Cold Weather ]
– “Kalp sağlığı” açısından soğuk havada egzersiz yapmak daha az riskli/daha kolay.
– Bulaşıcı hastalıkların türemesi daha az ihtimal.
– Soğuk coğrafyalarda, beklenen insan ömrü daha uzun.
Kendimce tek çürütemediğim yegane dezavantaj ise Güneş Işığı eksikliği ve bunun insan anatomisi/psikolojisi üzerindeki negatif etkileri ki bunun da çözümü gayet mümkün aslında 🙂 [bkz Işık Terapi cihazları ]
Türkiye’de en az 3 farklı mevsim yaşama lüksümüz olduğu için şükrederek soğuk günün tadını çıkartmaya devam edeyim ben 🙂